Politikacı Osman Bölükbaşı’yla tanışırdım. Oğlu büyükelçi-siyasetçi Deniz Bölükbaşı’yı bilirdim. Kızı Ayşe Gül Bölükbaşı’nı tanımıyordum. Meğer 12 Mart 1971 askeri darbesinde az kalsın gözaltına alınacakmış… Keza: “Uğur Cilasun ve Arkadaşları” diye bilinen davada solcular lehine tanıklık etmiş… Eşi Ferda Aykan “Türkiye’de Sosyalizm Akımının Maddi Temeli” gibi kitaplar yazan sıkı solcu imiş… Ayşe Gül Bölükbaşı ile Ferda Aykan uzun süre evli kalmışlar, iki çocukları olmuş…
68 Kuşağı her daim ilgimi çekti. Hayli anı kitabı var.
En son… 68 Kuşağı’ndan Necla Ülkü Kuglin, zarif mektubuyla “Bir Altmışsekizli Yetişiyor” başlıklı kitaplarını gönderdi. Beş kitaplık seri bu:
-“Ankara, Güzel Ankara”…
-“Yolumuz Devrim Yolu”…
-“Fabrikada Tütün Sarmak”…
-“Dışkapı Yıldırım Bölge Kadınlar Koğuşu”…
-“Sürgün Yeri: İsveç”…
Sanırım kitap isimleri bir 68’linin neler yaşadığının özeti…
Kuglin’in kitaplarını merakla okudum. Gül Bölükbaşı ayrıntısını böyle öğrendim.
Başka öğrendiklerim de oldu: Necla Ülkü Kuglin, eski Aydınlıkçı… Ankara’daki Aydınlık bürosuna gidip geliyor.
-“Doğu Perinçek, Vahap ve Seyhan Erdoğu, Muzaffer Erdost daha bir sürü gelen-giden vardı…
-“Türkkaya Ataöv’den Osman Nuri Koçtürk’e, Zülfü Livaneli’den Uğur Mumcu’ya, Mihri Belli’den Doğan Avcıoğlu’na, Ataol Behramoğlu’dan Özkan Mert’e kadar düşün sanat dünyasından pek çok ismiyle orada tanıştım…”
Deniz Gezmiş Rumeli Türküsü Söylüyor
Deniz Gezmiş, Rumeli göçmeni olduğunu öğrenince Kuglin’e türküler öğretiyor.
-“Vardar ovası, Vardar ovası/ Kazanamadım sıla parası/ Mayadağın yıldızıyım/ Ben annemin bir kızıyım/ Efendimin sağ gözüyüm (Deniz bu mısrayı ‘sol gözüyüm’ diye okuyor ve okurken de gülüyordu.)”
Dünyayı ayağa kaldıran idealist-romantik 68 Kuşağı, bizim gibi ülkelerde kör testereyle biçildi! Bu öyle bir zulüm ki; üniversite öğrencisi Taylan Özgür’ü öldürenler annesi Necla Hanım ve kardeşi Tarhan’ı zindana atıp işkence yapmaktan geri durmadı…
“Hapse düşerse canını kurtarır” diye düşünen Hüseyin İnan’ın dedesi, torununu polise ihbar etti. Nereden bilebilirdi; tek cana kıymamış evladının idam edileceğini…
Atatürk’ün devrimlerini emanet ettiği çocuklardı onlar; hiç ihanet etmediler.
Neyse… Pandemi sıkıntısı… Ekonomik kriz… Siyasi kabalıklar, yalanlar…
Kuglin’in kitaplarından “politik magazin” konuları seçerek sizi neşelendirmeye çalışayım birazcık…
Kuglin, Amerikan 6. Filo’nun gelişini İzmir’de protesto ederken ilk kez gözaltına alınıyor. 12 Mart 1971 askeri darbesiyle de tutuklanıyor.
“Eski Tüfekler” ile aynı koğuşu paylaşıyor:
-“Koğuşun iki ağır topu Behice Boran ve Sevim Belli arasındaki gerginlik yavaş yavaş dağılarak dertleşmeye, yoldaşlığa dönüştü…”
-“Her ikisi de oğullarına boyun atkısı örüyordu. Behice Hanımın yün yumağı yere düştü. Sevim hanım atik hareketle atılıp aldı, ona verdi. Böylece konuşmaya başladılar. Birbirlerine ördükleri atkıları göstermeye başladılar, derken oğullarından bahsettiler…”
1972’den 1973’e geçen yılbaşı akşamı koğuşta neler yaşanmıştı:
-“Behice Hanım, ben ve Meryem göbek attık. Biz neyse de o ağırbaşlı Behice Hanımı böyle görmek bile ayrıcalıktı…”
Türküler eksik değil koğuşta:
-“Behice Hanım türküleri Ruhi Su’dan öğrendiği gibi değerini bilerek doğru vurguyla söylemeye özen gösterirdi…”
Aşk hikâyelerini paylaşıyorlar, neler yaşanmıyor ki hapiste:
-“En başta Doğu (Perinçek) Sırma’dan (Ersanlı) ayrılıp Şule’yle, Gün (Zileli) de Gönül’den ayrılıp Doğu’nun kız kardeşi Feyza ile evlendi.
-“Hülya (Zağyapan) ile Oral (Çalışlar) ayrıldılar. Oral, İpek’e (Erkeller), Nergiz (Savran) Hüsnü Ovacıklı’ya, Fatmagül (Baltacı) Halil Berktay’a bağlandı.
-“Bazı çiftler bu ayrılık kararına karşı çıkmışlar, karşı koğuştan gelen haberlere göre Gülay-Metin Göktürk ve Kazime-Taylan Erten retçi çiftlerdi…”
Koğuşta, tartışmalar hiç eksik olmuyor; Mao’nun adı nasıl telaffuz edilecekti; “Mao Çe Tung” mu, “Mao Ze- Tung” mu?
Kitapta keyifle okuduğum bölüm: Gıda emperyalizmi konusunda yazdıklarıyla hepimizin öğretmeni Osman Nuri Koçtürk’ün kızı Tahire Oya Merdol’un koğuşta devamlı ekmek yenmesine, margarin yağ ve şeker kullanılmasına karşı çıkıp “diyet programı” hazırlamasıydı!
O kuşağın tam bağımsızlık mücadelesini canları pahasına nasıl verdiklerini öğrenmek isteyenlere “Bir Altmışsekizli Yetişiyor” kitaplarını tavsiye ederim…
Soner YALÇIN
Kaynak: Sözcü Gazetesi