Bir yürekli kişiydi
Elif’in babası bir aydın kişi
Er kişi niyetine el bağladılar sağlığında
Kıblesini şaşıranlar
Amerikan gemilerine karşı diri diri
Kıldılar namazını Dolmabahçe’de
Bir öğle üzeri
…
Demir atmış bağımsızlığımıza
Gemiler gemiler çirkin gemiler
…
Kış ortasında bir güneşli pazardı
Sağdı henüz
Vardır böyle pazarlar yaşantılarımızda
Ama hiç bir pazar böylesine utanç verici
Böylesine aşağılık olamazdı çağımızda
Elif’in tutup elinden babası
Gemiler gösterecekti dizi dizi
Tutsaklığın kirli duvarlarına çizilmiş
Sonra ışıklı yüzler gösterecekti gencecik
Işıklı yüzlerde parça parça bulut
Sonra satılmışlık sonra kahpelik
Sonra yeniden sevinç yeniden umut
Sonra cop sonra şiş bıçak kanca
Benzin patlaması gaz kokusu kan
Köpekliğin köleliğin zincir şakırtısı
Ne varsa öğretecekti Elif’çiğine
Çocuklar değil miydi büyük yüzdelerle
Bütün borçlarımızı üzerlerine alan
…
Ne varsa tutsaklık adına öğretecekti
Ne varsa uygarlık adına sunulan
…
Bırakıp bütün bildiklerini bir yana
Bize alanlarda ölmesini öğretti.
RIFAT ILGAZ
19 Şubat 1969
Kaynak: Türk Solu Dergisi, Sayı:67, Sayfa 15, 25 Şubat 1969